Ülkemizde henüz zayıf bir mevkide bulunan tarihi ve nehir roman türlerinin erken ve güzel örnekleri… Köse Kadı ve Uçdaki Adam birbirini takip eder tarzda yazılmış; esas karakterlerin bir ikisi eksilse de yardımcı ve gölge karakterlerin önemli bir kısmı iki romanda da var olmuştur. Özkişi, gidiş heyecanıyla dönüş acısını birbirine ekleyerek Macar serhadlerindeki sergüzeştimizi hikâyeleştirmiş. Serhad boylarının atmosferini oluştururken gerçeklere riayet etmeye gayret etmiş, ayrıntıları işlerken hayal gücünün okuyana zevk veren kıvrımlarında dolaşmış. Romanlar böyle bir amaçları olmasa dahi okuyucuya bir bilinmeyen tarih muhayyilesi kazandırıyor ve fetih mücadelelerinin zannedildiği kadar iptidai bir hüviyetinin olmadığını; hadiselerin zannedildiğinden daha çetrefilli bir mahiyet arz ettiğini düşündürüyor. Harap kulübelerde yaşayan casus dilenciler vardır; kâşanelerde gününü gün eden korkak yöneticiler de. Cihanşümul bir imparatorluğun daracık bir havalide can bulmaya başladığı vakitlerde, tarih yalnızca kılıçların gölgesinde serinleyen bir tembel değildir. Akıl oyunlarının ve bin bir türlü cambazlığın da bu oluşta bir rolü vardır. Varlıklarının her zerresini Devlet-i Ebed Müddet'e adamış Osmanlıları okurken gözleriniz dolacak.