Yazar(lar)
Kategori(ler)
Yayınevi
Kırık link ya da bozuk dosya mı
var?
Sitemizdeki tüm kitapların orijinali ePub formatındadır. Diğer
formatlar siteye yüklendikten sonra bilgisayar tarafından çevrildiği için PDF ve
mobi dosyalarında sorun olan kitaplar olabilir.
Ancak tüm kitapların ePub formatı çalışır, tekrar ePub
formatını indirirken krediniz gitmez. ePub dosyayı indirip direkt okuyabilir ya
da PDF'e kendiniz çevirebilirsiniz.
Lütfen çalışmayan link / dosyaları bize Geri Bildirim Formu
üzerinden bildirin.
ePub dosyalarını bilgisayarınızda açmak ve başka formatlara çevirmek için Calibre e-kitap yönetim
programını kullanabilirsiniz.
E-Kitap Formatları sayfamızı ve E-Kitapları Nasıl Okurum? sayfamızı
inceleyerek daha fazla bilgi alabilirsiniz.
Açıklama
eDünya Nimeti (Markens Gröde) 1917'de çıktı. Issız toprakları canlandırmak için insan gücünün verdiği imtihanları, tabiat kuvvetleri ile çetin savaşları hikâye eden bu roman, katı ve boş topraklara düşen alın terlerinin önce kıt kanaat, giderek cömert hasadını, bu başarıdaki büyük hazzı dile getirir. Bu kitapta Hamsun yirminci yüzyıl insanın destanını yazmış, önüne bir model almadan başaran insanın büyüklüğünü gözler önüne sermiştir. İçtenlik, sadelik, güzelliktir bu kitabın sanatsız sanatı!
Bu kitap için Selma Lagerlöf, Hamsun'a şunları yazmış: “Dünya Savaşı olurken, milletler, ordular, yüzyıllardan miras bunca emeği kırıp parçalarken; yapıcının, çiftçinin, göçmenin yaratmaktan duyduğu hazla dolu kitabın çıktı. Liderlerin, milletlerin yakıp yıkarak, kesip biçerek yeni topraklar, ülkeler peşinde kızıştıkları bir sırada, sen basit bir adamı, eline bir balta, bir de saban vererek kutsal bir savaşa yolladın; evvelce hiçbir kalemin tasvir etmediği bir savaştı bu; toprakla savaş! Senin bu kitabın, dünya kuruldu kurulalı insanoğlunun gönlüne ferahlık veren tek şeyin; zahmetli yorgunluklar, sabırlı çalışmalar olduğunu; insanoğlunun ancak böyle çalışmalarla vücudunu zindeliğe, hayatını mutluluğa, ismini saygıya ve hatırasını ölümsüzlüğe ulaştıracağını ispat etti.” Roman, cahil bir göçmen olan Isak'ın basit, cahil karısı Inger'le birlikte çorak ve haşin toprakları sabırla nasıl bereketli, yeşil bir yurt parçası haline getirdiğini anlatır.